Ukrayna- Rusya savaşına reaksiyon gösterip atıyla Türkiye turuna çıktı

“Gezen Türk” lakaplı zinde edip atıyla savaşları ihtarname amacıyla biaman tıpkı yolculuğa imdi

BALIKESİR – Kocaeli’nin Karamürsel ilçesinden “Yaren” ismini verdiği atıyla yollara sakıt gezen “Gezen Türk” lakaplı Halit Birey, özellikle Ukrayna-Rusya Savaşı tutmak üzere dünyadaki tamlık savaşlara özen çekebilmek için yollara düştü.

Dağ, belen, öz, tepe demeden yollara Karamürsel’den Marmara, Ege ve Akdeniz şeklinde yan şehirleri süresince oluşturduğu rotasının ilk etabını Antalya’de sonlandırmayı amaçlayan Halit Duygusal, gittiği şehirlerde yazdığı kitabın gelirinin yüzdelik 70’ini dünyada ‘savaşa faydalı’ diyen âdemiyet amacıyla kurumlara bağışlayacağını açıkladı.

27 yaşındaki gezmen Halit Birey muhabirimize yaptığı açıklamada, “Endüstriyel alpinizm yapıyordum. Ukrayna-Rusya savaşının başlamasının peşi sıra ‘Savaşa Müfit’ hesabına aynı nebze bile olsun bu savaşı durdurabilmek üzere elimden hangi gelebilir diye niteleyerek düşünürken, geçtiğimiz 11 Mayıs’ta Yaren isimli konkur atıyla yola çıktım. Tıpkısı yandan gezip, Türk insanının misafirperverliği hakkında, tıpkı yandan da gezdiğim yörelerdeki yerel halktan bilgiler toplayarak Kocaeli’den kıran şeridini strateji ederek Çanakkale’ye geldim. Çanakkale’den sonradan Kayalıdağ ve Kazdağları üzerinden Edremit ve akabinde üstelik Ayvalık’a geldim. Şu anda Ayvalık Sural Çiftliği’nde 146 çevrim boyunca kaybolan enerjimizi toparlayabilmek amacıyla konaklıyoruz” ifadelerini kullandı.

Amacının “Savaşa Hayır” diyenlerin kazanması olduğunun altını çizen Halit Birey, “Bu uğurda çıktığım nöbet; toplamda bin 230 periyot, bin 777 kilometre bilahare Antalya’birlikte sona erecek. Umarım bire bir nebze bile olsa dünyadaki bilcümle savaşları durdurabilecek ayrımsız kadem atmış olurum. Bir Tane gayem bu” dedi.

Çıktığı yolda yazdığı kitabında, Türk insanının misafirperverliğini az buçuk şiirsel, biraz dahi kaideli adına anlattığını nâkil Duygusal, “Bu kitaptan elde edilecek gelirin yüzdelik 70’ini tarım, dönüştürülebilir erke, yararlı kurumlarına bağışlıyorum. Umarım bu uğurda insanlığa çıngı kadar aynı faydam tamam. Arz azından ben öldükten bilahare birlikte buna razıyım. Çünkü benzeri atla geziyorum. Bu yolda binlerce ve belki dahi milyonlarca insanlar karşılaşıyorum. Bazen yaşadığı saçma sapan durumlar yüzünden kabuslar görerek uykumdan uyanıyorum. Bazen ıslanarak uyanıyorum. Sökel oluyorum. Atım hastalanıyor. Zaman Zaman dahi atımı kaldırmak isteyenler oluyor. Haddinden Fazla el ayrımsız süreç. Umarım pir sonuçlanır” dedi.

Çıktığı yolun tıpkı macera severlik olmadığının altını çizen Halit Duygusal, “Ağız Ağıza hissiyatım, savaşa değil bile; dünyada hayat dolu haris ve susuz insanlar amacıyla ülkelerin bütçe ayırmalarını istiyorum. Bu yola üstelik bu uğursa patırtılı getirebilmek yerine çıktım. Ama bu defa aşağılık haddinden fazla el benzeri kere. Şu anda bedenimde ağrımayan uzuvum bulunmayan. Bu yüzden üstelik amacım macera peşinde koşmak değil, dünyada savaşların olmaması” dedi.

Atıyla çıktığı yolculukta keskin ve tepeleri aşarken, on paralık ayrımsız canlıya zarar susmak hesabına çoğu antlaşma karnını otlarla amonyaklamak zorunda kaldığını anlatan Halit Duygusal, “Yumruk bire bir sahn. Da benzeri canla birlikte defa arkadaşlığı ediyorum. Bu yüzden birlikte O’nun bir tane emanetçisiyim. 24 saat boyunca bile yanındayım. Bu yola çıkarken seçme sponsorum olmadı. Umarım yolumun sonuna kadarki süreyi gani bir şekilde geçirebilirim. Antalya’dan bilahare ikinci bire bir rotam henüz olacak. Bu yola bile tıpkısı apayrı atlama beygiri ile çıkacağım. Bu yolda dahi kullanılmamış bire bir betik yazacağım. Kitabım pir satarsa şayet, geçtiğim yollarda elektriği, suyu olmayan, yemeden içmeden devletin verdiği maaşla geçinmeye çalışan 65 yaş beden insanlara havari olmayı hedefliyorum. Bunun yanında geçtiğim yollarda bakkalların veresiye defterlerini toplayarak, yolum üzerindeki fırınlara paralarını ödeyip, bir yıl süresince yoksul insanlara emeksiz paketlemek dağıtılması için bağışlarda bulunmayı arzuluyorum. Umarım bu isteklerim gerçekleşir. Bu yazdığım pusula, 7 sekans olacak. Bu geçmiş serisi. 7. seriden sonraları ayrımlı aynı kitap, farklı tıpkısı rotaya çıkmayı planlıyorum. 24 saat yazabiliyorum. Kimi Vakit at üzerinde üstelik yazdığım olabiliyor. Ama bundan sonra şeb molalarımda yazıyorum. Şu anda 3. Seriye kadar yazdım. Amma heybemde haddinden fazla fazlasını taşıyamadığım için şu anda vakit kaybetmeden evvel dizi film heybemde var” ifadelerini kullandı.

Antalya’dan sonradan bir bambaşka atla yönünü doğuya çevireceğini belirten Fert, “135 çağ içerisinden Diyarbakır’a büyüklüğünde, ondan sonrasında de Kars, Sarıkamış’ta turumu bitirmeyi planlıyorum. O yolda birlikte yazacağım kitabım 10 milyon rakamına ulaşabilirse, Afrika’nın hararet calip bölgelerinin kestirmece üçte birine su kuyusu açtırmayı hayal ediyorum. Dünya açgözlü ve susuzuna savaşa yararlı adına destek isnat etmek isteyen ülkeler namına toplu mektup hava kampanyası başlatıyorum. Savaşa silaha ve kaosa ayrılan bütçelerin yüzdelik 1’ine talibim.” diyerek konuştu.

Öte yandan ilçede bir nice dev film prodüksiyona ait film ve kol filmlere ev sahipliği yapmasıyla tanınan Ayvalık Sural Çiftliği’nde konaklayan Halit Duygusal’ın çiftliğin bahçesindeki otluk alanda bulutsuz havada geceleri konaklamayı yeğleme ettiği öğrenildi.