Türk askerinin Azerbaycan’daki fariza süresi uzatıldı

DOĞRU Parti Kayseri Milletvekili İsmail Emrah Karayel, Türk askerinin Azerbaycan’daki görev süresinin uzatılmasına müteveccih tezkereye ilişkin, “Türk askerinin orada bulunması hem kardeş Azerbaycan’a benzeri güven sağlanması hem de bu bölgede barışın, istikrarın temini anlamında sonuç derece yüce.” dedi.

Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) Azerbaycan’daki görev süresinin 17 Kasım 2022’den itibaren 1 yıl uzatılmasına müteveccih Cumhurbaşkanlığı tezkeresi, TBMM Genel Kurulunda akseptans edildi.

İYİ Parti Grubu hesabına mütekellim İstanbul Mebus Abdul Ahat Andican, 27 Eylül 2020’de başlayıp Azerbaycan ordusunun bütün cephelerde müziç zaferiyle sonuçlanan Karabağ Savaşı’nın üzerinden iki sene geçtiğini anımsattı. Elde ettiği şişman başarı amacıyla Azerbaycan ve Türkiye’nin kutlanması gerektiğini belirten Andican, galebe sarhoşluğu içerisinde hamasi nutuklar kovmak namına bölgedeki gelişmelerin realist bire bir göz açısıyla değerlendirilmesi gerektiğine meni etti.

Andican, “Ecnebi ülke veya milletlerin pasaport mandalığı dedikleri bu politikanın devamı halinde Rusya, mümasil ayrımsız gelecekte Karabağ’dahi barış gücü yerine değil, zat vatandaşlarının güvenliğini sağlayıcı bire bir ağırbaşlı haline dönüşecektir. Bu durumda Karabağ meselesinin tarafları Azerbaycan ve Ermenistan değil, Azerbaycan ve Rusya olacaktır. Rusya’nın Ukrayna problemi bitmeme ettikçe bu ateş şu anda rafta duruyor ama Ukrayna meselesini kendi istediği şekilde sonuçlandıran Rusya’nın daha ahir hedeflerinden birisi Karabağ’bile benzeri Osetya yahut Abhazya görüntülemek olması direnerek muhtemeldir.” diye konuştu.

İYİ Partili Andican, partisinin tezkereye “olur” oyu vereceğini belirtti.

“Bazen lehçe ve küresel güçlerin olduğu aşikar”

MHP Grubu yerine hezel düz Kayseri Mebus İsmail Özdemir, Mehmetçiğin, Türkiye ile Azerbaycan Ortada Önemli Iştirak ve Karşılıklı Müzaheret Anlaşması layıkıyla Türkiye’nin mesul olduğu alanlarda başarıyla çalışmalarını sürdürdüğünü anlattı.

Türkiye’nin, yaşanan gerginlik döneminde rastgele fırsatta Azerbaycan’ın yanında olan tutumunu pekiştirdiğini ve özellikle Ermenistan’ı çarpışma sonrası imzalanan anlaşmaya makul davranmaya nida ettiğini, Rusya’nın da bu niyette olduğunun görüldüğünü rapor eden Özdemir, “Ancak Ermenistan’ı bölgenin tarihi ve güncel gerçeklerinden tefrik etmek isteyen gâh lehçe ve küresel güçlerin olduğu bile aşikardır, bunların başında dahi Ermeni diasporasının vahim hareketlilik yürüttüğü ESIR ve Fransa gelmektedir.” diyerek konuştu.

Rusya, Ermenistan ve Azerbaycan’ın 2020’da imzalanan anlaşmanın şartlarına uyulması konusunda mutabık olduklarını belirten Özdemir, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Istem edilen Ermenistan’ın bölgede gerginlik çıkaran zat unsurları ve kesim dışından mevrut özge terör gruplarına derbent vermemesi, biran önceki birlikte taahhütlerini yerine getirmesidir. Bu çabalar sergilenirken askerlerimizin Moskof asayiş güçleriyle birlikte yürüttüğü faaliyetlerin, bölgenin güvenlik, muvazene ve barışına olan katkısının sürmesi gerektiği kanaatini taşıyoruz. Mehmetçiğin Kafkasya bölgesinde faal geçim göstermesinin ülkemizin yüksek menfaatine hizmet ettiği hakikati bize göre açıktır. Bunun yanında Azerbaycan ile olan ilişkilerimizin henüz encam aynı seviyeye ulaşması ve kapsamının genişlemesine yönelik atılan ve atılacak her çeşit adımın üstelik arkasında olduğunu belirtmemiz gerekir.”

MHP’li Özdemir, tezkereye “olur” oyu kullanacaklarını söyledi.

“İran birlikte Zengezur Koridoru’nun açılmasını istemiyor”

HDP Grubu yerine konuşan Diyarbakır Saylav Hişyar Özsoy, öğür kendisine elan esbak askeri tezkerelerde olduğu kabil bu tezkereye birlikte “yarayışlı” oyu vereceklerini belirtti.

Türkiye’nin hem Azerbaycan hem üstelik Ermenistan ile ferah ilişkiler yürütmesi gerektiğini söyleyen Özsoy, “Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin en nazik hatası rastgele iki bölüt cömert ahali kadar bakmamasıdır. Zaten bakmış olsaydı, acemi Paşinyan-Aliyev toplantısı Soçi’birlikte Putin’in eş sahipliğinde değil, belki de Türkiye’nin karı sahipliğinde İstanbul’bile, Ankara’de evet de Kars’ta, Erzurum’bile yapılabilirdi. Türkiye bu fırsatı kaçırmıştır. Rusya, hiçbir dönemde ihtimal olmadığı kadar Güney Kafkasya’ya yerleşmiştir. Şu an Rusya’nın iki dudağının arasında kalık benzeri kaderleri var Azerilerin ve Ermenilerin; herkese esbak olsun.” sözlerini gider etti.

CHP Grubu yerine yaptığı konuşmada Eskişehir Mebus Yengi Çakırözer, fırka olarak tezkereye “evet” oyu kullanacaklarını dile getirerek, “Bu tezkereyi, Azerbaycan ile olan dayanışmamızı, muadele anlayışımızı göstermesi, pekiştirmesi açısından, onların yanında olduğumuzu benzeri defa elan hissettirmesi açısından akıbet evre koca görmekteyiz.” şeklinde konuştu.

Zengezur Koridoru’nun kurulmasının Ermenistan eliyle sonsuz geciktirildiğini anlatan Çakırözer, İran’ın dahi bu koridorun açılmasını, çıkarlarına çap bularak istemediğini söyledi. Çakırözer, “Azerbaycan’dan sonuç birliklerini daha on sene geçmiş çeken Rusya’nın deminden kıvrak benzeri şekilde Güney Kafkaslar’birlikte askeri yaşayış gösteriyor olmasına hepimiz özen etmeliyiz. Hele birlikte evvel Gürcistan, sonradan Kırım, demincek Ukrayna’nın değişik bölgelerine yönelik hukuksuz nehiy ve bağlama stratejisine bakılınca Kafkaslar’daki kullanılmamış Zalim varlığına ve bu varlığın gerilimlere el açma potansiyeline, elden bizim değil, umum bölgenin ve tam dünyanın yakından eğilmesinde kâr var.” ifadelerini kullandı.

“Türk askerinin orada bulunması bölgede barışın, istikrarın temini anlamında sonuç etap koskocaman”

DOĞRU Parti Grubu namına söz düz Kayseri Mebus İsmail Emrah Karayel, Türkiye’nin Eş Gestalt vasıtasıyla bölgenin güvenliğine, istikrarına ve yakınlar arasında atılganlık inşasına katkı sağladığını belirterek, “TSK personelinin Kuma Şekil’deki görevlerine devam etmesi Türkiye’nin bölgedeki deli dolu ve yararlı rolünün ve milli menfaatlerimizin gereğidir.” diye konuştu.

Karayel, iki ülke arasındaki kardeşliği kadimleştiren Azerbaycan tezkeresiyle TSK aracılığıyla başarıyla yürütülmekte olan görevlendirmenin aynı yıl elan devam etmesinin, iki azamet amacıyla da nazik ehemmiyet taşıdığına belen ederek, gâh siyasi parti gruplarının tezkereye müspet yönde oy kullanacağını açıklamasından duyduğu memnuniyeti anlatım etti.

Tezkerenin uzatılmasının neden eke olduğuna değinen Karayel, “12 Eylül’da akşam saatlerinde Ermeniler marifetiyle başlatılan saldırı ve bunun neticesinde Daşkesen, Kelbecer ve Laçın bölgelerinde Azeri kardeşlerimizin, Azerbaycan askerlerinin fiyat vermesi neticesinde Azerbaycan’dan 80 şehit verilmesi ve Ermeni aracılığıyla da 240 askerin yordamsız olması esasen burada barışın hangi kadar kırılgan olduğunu bize aynı yol henüz tabir etmektedir. O anlamda Türk askerinin orada bulunması hem ahi Azerbaycan’a tıpkı atılganlık sağlanması hem da bu bölgede barışın, istikrarın temini anlamında son basamak kocaman.” dedi.

DÜRÜST Partili Karayel, kardeşliğin tek taraflı olmayacağına dikkati çekerek, “Ermenistan, Birinci Acun Savaşı’nın böylelikle şu anki Türkiye toprakları, Osmanlı sınırları içerisinde Türk halkına değme ne kadar ‘kırım’ diye niteleyerek tabir edilse birlikte soykırıma vasıl kanlı faaliyetleri içerisinde bulunmuştur. Bu anlamda Hocalı’daki kırım bile dikkate alındığında Ermenistan’a fakat doğruluk ettiği şekilde denk verebiliriz. Onlar kardeşlikle ilişkin haklarını kendileri çoktan kaybettiler, kardeşliklerini gösterirlerse Türkiye Cumhuriyeti onlara üstelik rahat yüzünü gösterecektir.” değerlendirmesinde bulundu.

“Keskin gözyaşları bitti, demin alay gözyaşları var”

CHP Ekip Başkanvekili Açık Deniz Altay bile şahsı namına yaptığı konuşmada, TSK’nın Azerbaycan’daki görev süresinin uzatılması tezkeresine öğür adına “olur” oyu vereceklerini rapor ederek, “Dost ve cömert Azerbaycan’ın geleceği ve kesim barışına yardım noktasında CHP’nin fikri nettir. SELIM Fırka’ye üstelik kabul oyu verecek partilere bile şimdiden teşekkürname etmeyi ayrımsız borç biliyoruz. Azerbaycan meselesi eskimemiş benzeri mesele değil. 30 yıllık dağ gözyaşları bitti, deminden bayram gözyaşları var Azerbaycan’üstelik.” şeklinde konuştu.

Dağlık Karabağ işgalinin sona erdirilmesinde Türkiye’nin katkılarının haddinden fazla olduğunu anlatım fail Altay, “Amma bu katkıyı Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin yürütme organının katkısı adına görürsek hatalı yaparız.” ifadelerini kullandı.

Engin Altay, TBMM’nin o dönemde Azerbaycan’a çok eke katkılarda bulunduğunu üstelik söyledi.

Görüşmelerin ardından yapılan oylamada kitap akseptans edildi.

TBMM Umumi Kurulunda daha sonra partilerin takım önerilerinin görüşmelerine geçildi.

Share: