Reisicumhur Erdoğan Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Hanek Şişman Ödülleri Töreni’nde konuştu: (1)

Cumhur Reisi Recep Tayyip Erdoğan, “Cumhurbaşkanlığı Firez ve Sanat Iri Ödülleri’nin sahiplerine bakıldığında ülkemizin eşi tıpkısı namevcut kültürel zenginliğine bire bir defa henüz tanık oluyoruz.” dedi.

Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Ekin Merkezi’nde planlı Cumhurbaşkanlığı Hars ve Musahabe Balaban Ödülleri Töreni’nde yaptığı konuşmasına ödüle layık görülen bulunmaz sanatçıları, düşün ve edebiyat erbabını, ustaları ve onların temsilcilerini tebrik kartı ederek başladı.

Titiz tıpkısı çalışmayla bu manalı ödüle müstahak tanıdık kültür danışma insanlarını tayin eden seçici kurula dahi teşekkürname eden Erdoğan, “Cumhurbaşkanlığı Firez ve Konferans Büyük Ödülleri’nin sahiplerine bakıldığında ülkemizin eşi benzeri bulunmayan kültürel zenginliğine bire bir sefer daha tanık oluyoruz.” diye konuştu.

Erdoğan, saz alanında ödüle layık tanıdık Ajda Pekkan’ın nutuk dünyasının çınarlarından biri olduğunu söyledi.

Yıllara yer okuyan duruşu ve laf icrasıyla Pekkan’ın müzikseverlerin hafızalarında müstesna aynı saha edindiğini anlatan Erdoğan, “Sayın Pekkan, ‘Kimler geldi kimler geçti’, ‘Petrol’, ‘Her yaşın aynı güzelliği var’ kabil şarkılarıyla danışma tarihimizin altın sayfalarına yerine yazdırmıştır. Türk müziğinin akıbet eksik asrına ıstampa vurmasının yanında kullanılmamış sanatçıların yetişmesine de ilham kaynağı olan Ajda Pekkan’ı tebrik ediyoruz.” dedi.

Reisicumhur Erdoğan, Prof. Dr. Süleyman Saim Tekcan’ın 60 yılı aşan hanek hayatı ile ülkenin foto alanında evliya isimleri arasında önce sıralarda düz aldığını dile getirdi.

Tekcan’ın bir zamanda içinde 25 binden aşkın görüşme eseri mevcut İstanbul Grafik Sanatlar Müzesi ile ülkenin dört bir yanından konuşma okullarının, liselerinin ve akademilerinin kurucusu olduğunu anlatan Erdoğan, “Hocamız lüzumlu resim, özgün takı, heykel gibi serbest yelpazeye yayılan eserleriyle, pedagog kişiliğiyle iri tıpkı çalışma ve munzam değeri fani ömre sığdıran müstesna tıpkısı şahsiyettir. Sanatını bu toprakların kültürü ve birikimi üstüne nesir eden Tekcan’ı tebrik ediyoruz.” ifadelerini kullandı.

Yılmayan Erdoğan’ın Türk sinemasına yönetmen, yapımcı, senaryo yazarı ve oyuncu adına yıllarını verdiğini, herhangi bir kesimden seyircinin gönlünde hükümdarlık kurduğunu anlatan Cumhur Reisi Erdoğan, şöyle konuştu:

“Vizontele, Uymayan Elmalar, Kelebeğin Rüyası ve Tıpkı Bent Temsil gibi bir nice adamakıllı eserde onun imzası var. Sayın Erdoğan’ın oyunculukta sergilediği yer kocaman mahareti, kanaatimce Küçük Asya insanını ideolojik yöre yargılara hapsetmeden tüm doğallığı ve samimiyetiyle realist bir şekilde anlatmasıdır. Beyaz Perde alanında hediye düz Yılmaz Erdoğan’ı tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyoruz.

Bu yıl tiyatro alanında şişman ödülün sahibi Türk tiyatrosunun zinde efsanelerinden Sayın Ağıl Algan’dır. Aylan Algan Hanımefendi ister güçlükle zarfında gerek ensiz dışında sergilediği manzara performanslarıyla milyonları kendine hayran bırakan tıpkı değerimizdir. Kişi benzeri zamanda ülkemizde tiyatro sanatının gelişmesi amacıyla önce piyes atölyesi, bilahare seyretme araştırma laboratuvarı projelerini hayata geçirmiştir. Yunus Emre’nin tam insanlığı muhasır, kucaklayan bağıntı dilini ayrımsız yaşam felsefesi yerine hazımlı, tiyatronun bu felsefeden nasiplenmesi amacıyla büyük emekler harcama fail sanatçımızı kutlama ediyoruz.”

Reisicumhur Erdoğan, “Bizim inancımızda alimler peygamberlerin varisleri adına görülür.” diyerek medeniyetin güzel müktesebatını, günün birikimi ve imkanlarıyla harmanlayarak geleceğe taşıyanların alimler olduğunu vurguladı.

Erdoğan, şöyle bitmeme etti:

“Prof. Dr. Hayrettin Karaman, İslami ilimlerde dip vukufiyeti, hoşgörüsü, tevazusu ve ibdai eserleriyle tanınan işte hakeza ayrımsız hocamızdır. Hayrettin Karaman hocamız, yemeden içmeden ilmiye kimliği ile değil, vesayete alın sarp duruşu ve mücadelesi ile de seçkinleşme etmiş bir isimdir. Akademisyenliğinin ilk yıllarında kaleme aldığı ‘İslam Hukukunda İçtihat’ adlı teziyle adından çok söz ettirmiş, İslam Araştırmaları Merkezinin (İSAM) kurucuları beyninde yer almış, türlü sivil sosyete kuruluşlarında sorumluluk üstlenmiştir. Fildişi Rengi kulesine hapsolmak yerine hayatın içre şahsen var olan Müslümanların istifham ve sorunlarına İslam fıkhından güncel hal yolları arayan, telakki kapısını bariz burulmak üzere canla başla müteharrik hocamızın şöhreti ülkemiz sınırlarının ötesine geçmiştir. Türkiye’nin önce imam dil cambazı mezunlarından biri yerine önder hatip neslinin yetişmesinde Hayrettin Karaman hocamızın çok balaban emeği vardır. Maruz kaldığı onca baskıya, haksızlığa, hadsizliğe rağmen halen gazete yazılarıyla, makaleleriyle, vukuf komple sohbetleriyle heves dünyamızı aydınlatan saygıdeğer hocamıza Rabb’imden sağlıklı, fazlalaşan ömürler yakarma ediyorum. Ödülünü sunma edeceğimiz Hayrettin Karaman hocamızı de kutlama ediyoruz. Alelhusus, bizzat benim üstelik hocam olması hasebiyle saygılarımı sunuyorum.”

“Türkçenin büyük savunucusu”

Literatür alanında ödüle müstahak tanıdık Çetince Bülent Bakiler’in birçok adamakıllı şiirin birlikte hatıra, seyahatname, öz geçmiş, mektup tarzında kaleme aldığı stabil haddinden fazla eseri gökçe yazın hazinesine hediye ettiğini anlatan Erdoğan, şunları kaydetti:

“Sayın Bakiler’in edebi zenginliği ilişki alanlarının genişliğinden geliyor olmalı ki 86 almanak çoğalan ömrüne, siyasa, ahbaplık, kırtasiyecilik, basın, göstergeç kabil birbirinden farklı tecrübeler sığdırdı. Onun sohbetine bildik olanlar kalemi büyüklüğünde kelamının de sağlam olduğunu çok mebzul bilirler. Kendisinin dilinden Sivas’ı, Ankara’yı, İstanbul’u, Balkanlar’ı, Türkistan illerini okuyan, dinleyen herkes ayrımsız ihtisas seline kapılmaktan kurtulamaz. Gökçe Yazın alanında bu seneki ödülü rahmetlik Yılmaz Öztuna’nın ifadesiyle ‘Türkçenin büyük savunucusu’ Çetince Bülent Bakiler’e veriyor, namına zinde, tatlıca ömürler niyaz ediyoruz.”

(Sürecek)

Share: