TİCARET Bakanı Mehmet Muş, “İhracat, bizim göz bebeğimizdir ve Türkiye ekonomisinde büyümenin lokomotifidir. Bugün dış satım yapmayan ilimiz, ihracat yapmadığımız devlet bulunmuyor” dedi.

Ankara’da düzenlenen 13’üncü Büyükelçiler Konferansı kapsamında büyükelçiler, gelişim insanlarıyla gün ortası yemeğinde aynı araya geldi. Programa, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Tecim Bakanı Mehmet Muş, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, Aut Ekonomik İlişkiler Müesses (DEİK) Başkanı Nail Olpak katıldı.

‘ÖNEMLİ BİR LOJİSTİK VE ÜRETİM ÜSSÜYÜZ’Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, küresel ticaretin kip süreçten geçtiğini belirterek, “Salgınla ortaya çıkan hem yer hem arzu kaynaklı iktisadi akse, tedarik zincirlerinin dahi kopmasıyla iyiden iyiye global düzeyde hissedildi. Türkiye bu ortamda, ihracat odaklı bir ekonomik tahaccüm modeli izlem etti. Haddinden Fazla şişman bir potansiyelimiz var. Bu potansiyeli ortaya koyanlar zaman bizlerle beraber. Bölgemizde eke ayrımsız geri hizmet ve istihsal üssüyüz. Makro pazarlara doğrudan erişimimiz var. Kalifiye ayrımsız gelişim gücüne sahibiz. Ticaret Bakanlığı’mız öncülüğünde bu potansiyeli hayata geçirecek politikalar izliyoruz. Bu yıl Sayın Cumhurbaşkanı’mızın koyduğu tasavvur olan 250 milyar dolar ihracat hacmine, tüm girişimci aksiyon insanlarımızın, ihracatçılarımızın yardımıyla, defans sanayimizin üstelik oylumlu bire bir rolü var, inşallah bu hedefimize ulaşacağız. Dinamik tıpkı aut siyasa, etkili aynı ekonomiyle tamam. Büyükelçilerimiz ticari diplomaside haddinden fazla canlı cafcaf oynuyorlar” diye niteleyerek konuştu.’KÜRESEL EKONOMİ YAVAŞLAMA SÜRECİNE GİRİYOR’Tecim Bakanı Mehmet Muş ise dünyadaki konuşu gelişmelere ait istimara yaparak, “2020 yılından bu yana önceki pandemi, ardından Rusya-Ukrayna savaşıyla sınanan dünya ekonomisi; lojistik, tedarik zincirleri, olmamış bap, gıda, enerji ve global para şişkinliği alanlarında derinleşen sorunlarla karşı karşıya kalmıştır. Başta gelişme yolundaki ülkeler girmek üzere tekmil ülkeler bu süreçte pek aynı imtihan veriyor. Dünya Bankası’nın akıbet Küresel Kazançlı Beklentiler Raporu’na göre; 2021 yılındaki güçlü toparlanmanın peşi sıra global iktisat, özellikle gelişmekte olan ülkeleri tehlikeye atacak ayrımsız yavaşlama sürecine giriyor. 2021 yılında yüzdelik 5,7 seviyesinde olan küresel nema hızının, Rusya-Ukrayna savaşının de etkisiyle 2022 yılında yüzdelik 2,9’a inmesi beklenmektedir. Uluslararası Servet Fonu (IMF) ise orak ayı kocaoğlan raporunda, 2022 yılı küresel soylu erki tahaccüm tahminini, kötü cepheli rötuşlu ederek yüzdelik 3,2 adına değiştirmiştir. Yer Yağı ilkin oluşmak amacıyla emtia fiyatlarındaki ezgi, Rusya’nın Avrupa’ya doğal gaz akışını durdurması ve yüksek pahalılık beklentileriyle global kazançlı tahaccüm üzerindeki riskin bitmeme ettiği gözlenirken, küresel dinginlik tahminleri güçleniyor. Bu koşullar altında, Tecim Bakanlığı olarak elimizdeki kül siyaset araçlarını, ülkemiz ekonomisini kalkındırma hedefi doğrultusunda seferber ettik” dedi.  ‘EKONOMİMİZ SONUÇ 10 YILIN SUNU HIZLI BÜYÜMESİNİ GERÇEKLEŞTİRDİ’Türkiye’nin, dış satım ve hesaplı büyümede hayatiyetli performans gösterdiğine özen çeken Icra Vekili Muş, “Biliyorsunuz, 2021 yılında ekonomimiz yüzdelik 11 büyüyerek serencam 10 yılın arz çabuk büyümesini gerçekleştirdi. Bu rekor büyüme oranına ihracatımız, yüzde 5,3 fakül pozitif yardım sağlamıştır. İlk çeyreğinde yüzdelik 7,3 nema kaydettiğimiz 2022 yılında dahi ekonomimizdeki yaşayan büyüme trendini bitmeme ettiriyoruz. Bu büyümenin esas unsuru olan ihracatımız 2021 yılında, 2020 yılına kıyasla yüzde 32,8 oranında artarak 225,2 milyar dolar düzeyinde gerçekleşmiş; dış tecim hacmimiz ise yüzde 27,6 oranında artarak 496,6 bilyon dolar olmuştur. Bu yıl da ev-orak ayı dönemi ihracatımız, sabık yılın ayrımsız dönemine bakarak yüzde 19,1 oranında artarak 144,4 bilyon dolar düzeyinde gerçekleşmiştir. Bir dönemde dış ticaret hacmimiz ise yüzdelik 30,9 oranında artarak 350,8 bilyon dolara ulaşmıştır. Herhangi Bir fırsatta söylediğimiz üzere dış satım, bizim ayn bebeğimizdir ve Türkiye ekonomisinde büyümenin lokomotifidir. Bugün ihracat yapmayan ilimiz, ihracat yapmadığımız ülke bulunmuyor. Sayısı ve niteliği sonsuz artan ihraç ürünlerimizle geleneksel pazarlarımızda yerimizi sağlamlaştırırken eskimemiş pazarlardaki potansiyelden maksimum pay ahiz yönünde ceht sarfiyat ediyoruz” diye konuştu. ‘DESTEK UNSURLARINI HAYATA GEÇİRİYORUZ’Vekil Muş, ellerindeki politika araçlarını mütebeddil şartlara bakarak güncellediklerini kaydederek, şöyle konuştu: “İhracata müteveccih fehamet yardımlarını bu anlayışla yeniden kurguluyor, ihracatçı firmalarımızın finansmana erişiminin kolaylaştırılması ve geri hizmet imkanlarının geliştirilmesine öncelik veriyoruz. ‘Turquality’ başta görünmek için bindi programlarımızdan yararlanan şirketlere yönelik gâh iyileştirmeler öngörüyor, sistemin elan sade ve fonksiyonel olmasını hedefliyoruz. 2021 yılında umumi ihracatımızdan yüzde 1,3 pay almış olan e-ihracatın, bakir bindi mekanizmaları ve eylem planlarıyla 2025 yılı bakımından genel dış satım içindeki payının yeryüzü az yüzde 3-5 aralığına ulaşmasını, 2030 yılına gelindiğinde ise yüzdelik 10’luk paya erişmesini hedefliyoruz. Bildiğiniz üzere serencam dönemde hizmet ihracatında da özel mekanizmaları, bindi unsurlarını hayata geçiriyoruz. Ülkemiz, global ticaretin kocaman ayrımsız bileşeni olan hizmet ticaretinde açık ihracatçı pozisyonunda. 2002 yılında 14 bilyon dolar olan bakım ihracatımız, pandemi kaynaklı münasebetsiz koşullara karşın, 2021 yılında tıpkısı eski yıla bakarak yüzdelik 64 oranında artım kaydederek 58 milyar dolar düzeyine ulaşmıştır. Nezaret yerine bu gelişmeye geçmiş katkıyı, bakım sektörlerine yönelik destek programlarımızı güncelleyerek verdik. Ulusal ve uluslararası gelişmeleri üstelik dikkate alarak şümullü, yenilikçi ve elastiki ayrımsız ‘Hizmet İhracatı Bindi Izlence Paketi’ oluşturduk. Bakım sektörleri içerisinde güçlü ve rekabetçi sektörlerimizden inşaat sektörü; nema, istihdam ve mikro dışı üstencilik hizmetleri kapsamında mal ve hizmet ihracatımıza katkılarıyla dikkat çekiyor. Orak Ayı sonu itibarıyla, ülkemiz müteahhitlerince bugüne büyüklüğünde 131 ülkede üstlenilen bütün proje sayısı 11 bini aşmış. Üstlenilen projelerin toplam değeri ise kestirmece 460 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Bu başarıdan alım duyuyoruz.”‘ÖNCÜ ROL OYNUYORUZ’

TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu birlikte Türkiye’nin sıkıntılı içi ve ev dışında çalışkan adına çalıştıklarını belirtti. Girişimcilerin dışa teferrüç sürecine destek oldukları, işletmelerin dış satım ve global yatırımlara yönelmesini sağladıklarını nâkil Hisarcıklıoğlu, “Ancak içindeyse, hareket ve envestisman ortamını medikal faaliyetlerde, mesleki eğitimde, lojistikte, KOBİ’lerin finansmana erişiminde, öncü gösteriş oynuyoruz. Girişimciliğin özendirilmesini, özellikle karı girişimciliğin yaygınlaştırılmasını sağlıyoruz. Türkiye’nin yeryüzü büyük eş ve zinde girişimcilik kurumlarını kurduk” açıklamasında bulundu.