Gurbetçi iyicil, eşeğinin heybesindeki kitaplarla rustik mahalle çocuklarını sevindirdi

Almanya’üstelik kıvrak Ersin Bilge, eşeğinin heybesine yüklediği mektup ve kırtasiye malzemelerini Balıkesir’in Havran ilçesinde çocuklara dağıttı.

” Türkiye’nin eşekli Dostoyevski”si kendisine tanınan ve 30 yıldır elverişsiz dışında ikamet eden 59 yaşındaki gurbetçi hayırhah, çocukluk hayalini gerçekleştirmek için eşeği Karakaçan’la köyleri, kırsal mahalleleri geziyor.

Havran’a 10 kilometre uzaklıktaki kırsal Fazlıca Mahallesi’ndeki Halil İbrahim Saika İlkokuluna mevrut Bilgili, Türk ve acun klasikleri ile kırtasiye malzemeleri dağıtıp çocukları sevindirdi.

Okulun bahçesinde çocuklarla kahvaltı üstelik yapan iki yavru babası Ersin Bilgili, AA muhabirine, ilkokulda öğretmeniyle beyninde geçen bir diyalogdan etkilenerek bu projeyi hayata geçirdiğini söyledi.

Bilgili bununla ilgilendiren anısını şöyle anlattı:

“Bir dönem dersimi yapmamıştım. Bana öğretmenim ‘Dersini bozukluk yapmadın?’ diye sordu. Ben dahi ‘Kalem defter mi var?’ diye karşılık verince sarıklı birlikte kızıp tepki adına bana, ‘Eşek sudan gelene büyüklüğünde seni döverim.’ dedi. Akşamüzeri eve gittikten sonraları rahmetlik anneme kalemim olmadığından yağlık dersimi yapmadığım amacıyla öğretmenimin eşek sudan gelinceye büyüklüğünde beni döveceğini söylediğini anlattım. Annem üstelik bana öğretmenine gidip karakaçan sudan gelmezse ne büyüklüğünde dayak yiyeceğimi sormamı söyledi. Annemin bu cümlesinden sonradan kul edebi ve gülmeceli olarak haddinden fazla iyicene bir önsezi ve bellek oluştu. Bire Bir köy çocuğu yerine öğretmenim o cümleyi kurduktan sonraları okulda oturup dershane penceresinden dağlara taşlara bakarak tıpkısı tayf kurdum; ‘Birisi eşeklerin üstüne heybelere, hurçlara kalem, defter, pusula yükleyip getirip bize vermiş olsa.’ diye. Demincek ego bu hayali gerçeğe idare etmek üzere yola çıktım.”

“8-9 yaşındaki çocukluğumu yaşıyorum”

İlk yerine doğup büyüdüğü Erzincan’ın Çayırlı ilçesine gidip 800 öğrenciye nev, defter, havlu ve buna analog hediyeleri çocuklarla buluşturduğunu dile getiren Hakim şu ana kadar 6 bin karye çocuğuna ulaştığını bildirdi.

Her ay Almanya’daki, Avrupa’daki dostlarıyla 40 üniversiteli öğrenciye burs verdiklerini, yazdığı kitabın gelirini karye çocuklarına bağışladığını anlatım eden Bilge, “Ben daha çok köy çocuklarıyla dönüp 8-9 yaşındaki çocukluğumu yaşıyorum. Hayalinin peşinde koşan biri olarak çocukların ortada olmaktan üstelik çokça mutuyum. Ego buraya istesem katmerli araçlarla gelebilirim. Ama ego çocukken eşeği düşündüm. Eşekle yola ayazlık hayali kuran bir yavru yerine okulun kapısından eşekle geldiğimde sevgili çocuklarımız bu konsepti hiçbir zaman unutmayacak.” diye niteleyerek konuştu.

Kırkyama sanatçısı Beriye Başak de çocukluğunda buna benzer durumlar yaşadığını belirtti.

Altınoluk Mahallesi’nde nemli aynı adamın katırın üzerinde kendilerine mektup dağıttığını nâkil Başak, “Vesair hafta dahi geldiğinde o kitapları teyit ederdik. Sonunda tezkere aşkı, pusula sevgisi çocukluğumdan başladı ve yazarımızın eşeğin üstünde kitap dağıtması bizi çocukluğumuza döndürdü.” dedi.

Fazlıcalı öğrenciler ise eşekle gelmesi karşısında şaşkınlık ve mutluluk yaşadıklarını söyledikleri gurbetçiye hediyelerinden âlem teşekkürname etti.



Share: